ÖZDEMİR EREĞLİ FM’DE KONUŞTU

EreÄŸli FM’de gazeteci Fikri Kapan’ın hazırlayıp sunduÄŸu “Fikri Kapan’la Burada KonuÅŸalım” programına konuk olarak katılan 30 Mart yerel seçimlerde Milliyetçi Hareket’in EreÄŸli Belediye BaÅŸkan Adayı iÅŸadamı Mevlüt Özdemir deÄŸerlendirmelerde bulundu.Özdemir, Fettullah Gülen cemaatine yakınlığı olduÄŸu bilinen ve içinde bir kreÅŸinde bulunduÄŸu eÄŸitim kurumlarına hafta başı eÅŸ zamanlı yapılan polis baskının hata olduÄŸunu öne sürdü.

“ÅžOVA YÖNELÄ°K OPERASYON”
Bu konudaki düşüncelerini radyo konuşmasında aktaran Özdemir, operasyonun polisi itibarsızlaştırdığını iddia ederek şunları söyledi:
“Emniyet güçlerinin resmi üniformalı polislerle bir kreÅŸe girmesi bana göre hatadır. Åžova yönelik operasyon yapmamalıdır. Emniyet kreÅŸe girdi, bu kamuoyunda bizi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti açısından zor duruma düşürebilir. Elinizde belge ve delil olmadan oraya girip, oradan eli boÅŸ olarak geri dönerseniz bu emniyet güçlerini itibarsızlaÅŸtırır. Dikkat çekmeye çalıştığımı konu buydu. Nitekim de öyle oldu.”

HÃœKÃœMET & CEMAAT Ä°LÄ°ÅžKÄ°SÄ°NÄ°, BAKIN NEYE BENZETTÄ°..!
Baskın yapılan eğitim kurumlarının Gülen cemaati ile olan yakınlığı ve cemaatin daha önceki dönemlerde Hükümet kanadı ile olan iç içe diyaloglarından bahseden Mevlüt Özdemir, şunları kaydetti:
“Siz, 20 yıldır aynı yastığa baÅŸ koymuÅŸsunuz, birbirlerinize ’boÅŸanma davası’ açmışsınız; boÅŸanma evresinde de artık akla gelecek/gelmeyecek her türlü pisliÄŸi ortaya seriyorsunuz. Bu bir hadsizlik, seviyesizliktir. Türkiye Cumhuriyeti ile Türkiye Cumhuriyeti kurum ve vatandaÅŸları bunu hak etmiyor. Özellikle cemaatin bu ülkeyi zor duruma sokacak Avrupa ülkelerine bilgi ve belge taşıması; bunlar son derece seviyesiz hadiselerdir.

SÖZÃœ, ’BASINA’ GETÄ°RDÄ°
Hatta cemaatin kanal ve gazetelerinde; Devlet’in özel harekat güçleri, eylem öncesi üzerlerinde cephane bulunarak yakalanan birkaç tane teröristi yakalıyor, onları kelepçeleyip yere yatırıp onlara ’nutuk’ çekerken; cemaatin kanalları çıkıp ’Devlet vatandaÅŸa iÅŸkence yaptı’ diyorlar. Özür diliyorum o bir ÅŸerefsizliktir. BaÅŸka hiçbir açıklaması yok. Yani siz ’Hükümet’e zarar vereceÄŸim’ diyerekten, emniyetin polis ve askeri güçlerini vatandaÅŸa iÅŸkence yapıyor diye veremezsiniz. AkÅŸam olayları veriyorsunuz, iÅŸte efendim ’5 tane vatandaÅŸ öldü, 2 tanesi polis 2 tanesi vatandaÅŸ’ diyorsunuz. Böyle bir ÅŸey yok! ’2 tanesi terörist’ diye rahat rahat diyebilmelisin. Sen bu Devlet’e ait yayın organısın, buna dikkat çekmeye çalış. Bu biraz seviyeyi aÅŸtı. Ama sonuçta bunlar, 20 yıldır koyun koyunaydı. 20 yıldır nerelerdeydi bunu da Hükümet’e sormak lazım.”

KOALİSYON DÜŞÜNCESİ
Program yapımcısı Fikri Kapan, koalisyon konusunda Hükümet ve muhalefet katanlarının birbirleriyle gerçekleÅŸtirdiÄŸi pazarlık görüşmelerini de sorduÄŸu Mevlüt Özdemir den, son toplantıdan çıkan sonucu deÄŸerlendirmesini istedi. Özdemir, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin, 7 Haziran sonrası takındığı koalisyon ’tavır’ ve ’kriterlerini’ anlatarak devam ettiÄŸi radyo açıklamalarını, ÅŸu sözlerle sürdürdü:
“MHP, düşünce olarak koalisyon koÅŸullarını belirlemiÅŸtir. Bu, sanki kapıları ’koalisyona kapıları kapattı’ olarak algılandı. MHP, beklediÄŸi oyu alamamıştı. Dolayısıyla Devlet Bahçeli, MHP’nin Ana Muhalefet pozisyonunu istemek istediÄŸini açık açık beyan etti.  ’GerektiÄŸinde ise taşın altına elimizi deÄŸil gövdemizi sokarız’ beyanatı da çok dikkat çekici oldu.

HDP’NÄ°N ALDIÄžI OYLAR
Fakat geliÅŸen koÅŸullar öyle bir hale geldi ki; 7 Haziran Seçimleri’ne baktığımızda AK Parti, HDP ile el ele, kol kola seçime girdiler. Sonra, HDP’nin bu kadar oy alabileceÄŸini düşünmedikleri için özellikle CHP tabanının ve Türkiye’de oluÅŸan sosyalist bloÄŸun bu kadar destek vereceÄŸi beklenmiyordu. HDP, beklenin de üstündü oy aldı. Ne olduysa, birden bire HDP ile araları açıldı. Bu yüksek oy oranı, AK Parti’nin kendi başına iktidar olabilmesini engelledi.

SURUÇ PATLAMASI, ’PKK’NIN İŞİ’ Ä°DDÄ°ASI…!
Akabinde, ciddi bir gerilim süreci oluÅŸturuldu. Seçimlerden birkaç gün sonra Suruç’ta patlama gerçekleÅŸtirildi. Türkiye kamuoyu ve bana göre bu patlamanın failleri net ve açıktır. Her ne kadar IŞİD örgütü adres gösterilse de ÅŸahsi fikrim PKK’nın bu patlamanın arkasında olduÄŸudur. 3-5 tane travesti ve geyin Ä°stanbul’da eylem yaptığı yerde, 5-6 HDP’linin olduÄŸu yerde, Suruç’ta 300 üniversitelinin olduÄŸu yerde bir tane HDP’li üst düzey yönetici yok.

KOALÄ°SYONDA TABAN UYUMU GEREK
Koalisyon konusuna dönecek olursak, MHP dedi ki toplumsal mutabakat olsun, yani tabanda mutabakat saÄŸlansın. Tabanda mutabakat nasıl saÄŸlanır? AK Parti ve CHP, taban yönünden birbirlerine daha kucaklaÅŸması saÄŸlanabilir. Dolayısıyla MHP bu tutumunu, son derece samimi bir ÅŸekilde ifade ediyor.”

Programda, ulusal ve yerel daha pek çok konu, satırbaÅŸları ile konuÅŸuldu…

BELEDİYE ÇALIŞMALARI
Kapan’ın, “EreÄŸli Belediyesi çalışmıyor algısı mı oluÅŸturuluyor?” ÅŸeklindeki sorusunu yanıtlayan Özdemir, şöyle konuÅŸtu:
“Sayın Belediye BaÅŸkanı Hüseyin Uysal çok deÄŸer verdiÄŸim kiÅŸidir. Aynı zamanda da doktorumdur. Ancak Belediye’de 50 kadar kadro deÄŸiÅŸikliÄŸi yapıldı, hizmet üretilemiyor. Åžu ana kadar yapılan doÄŸru dürüst ortada bir ÅŸey yok. Bence Sayın Uysal masaya yumruÄŸunu vurmalıdır. Projelerini hayat geçirmeli.
Partisinin Belediye Meclis üyelerinin de ne yapmak istediÄŸini anlamış deÄŸilim. Artık baÅŸkanlarının arkasında durmaları gerekir.”

FAKÜLTELER KAMPÜSÜ
EreÄŸli’de üniversite öğrenci sayısının artmasına yönelik çok önceden söylemleri bulunduÄŸunu hatırlatan Mevlüt Özdemir, bu konuda ise ÅŸunları söyledi:
“Bugün hastaneler bölgesindeki 46 dönümlük alanın fakülteler kampüsü olması için hem eski AK Partili Milletvekili Ercan Candan, hem de Belediye BaÅŸkanı Uysal boy boy afiÅŸlerlerle, kamuoyu yaratmaya çalıştılar. Halbuki hükümet sizin, daha kolay yapabilirdiniz. Åžimdi ise buradaki alanın önünde Askeriye’deki 40 dönüm arazi ile mevcut alan arkasındaki 40 dönümlük alan da alınıp, ilave edilmeli. Buradaki öğrenci sayısı artırılmalı. Yoksa sadece Kepez mevkisindeki EÄŸitim Fakültesi’ni buraya taşıyacaksak bu iÅŸ olmaz. Yeni fakülteler ilave edilmeli.”
Programın son kısmında terörü bir kez daha lanetleyen Özdemir, tüm siyasi partilerin, sivil toplum kuruluşlarının teröre karşı ortak tavır alıp, eylem yapması gerektiğini savundu.