EREĞLİ FM'E KONUK OLDU

Dinleyicilerini Türkiye’nin en sevilen isimleriyle buluşturmaya devam eden Ereğli FM bu kez neredeyse yarım asırdır mesleğini icra eden, Türkiye’nin en önemli klarnet sanatçılarından, Türkan Kandıralı’yı ağırladı. Ereğli FM Yayın Müdürü Arzu Tekin’in hazırlayıp sunduğu Arzu’yla Devri Alem programının canlı telefon bağlantısı konuğu olan Kandıralı çok özel açıklamalar yaptı.

İşte o söyleşi ;

Arzu Tekin: Merhabalar Türkan bey, hoş geldiniz yayınımıza.

Türkan Kandıralı: Merhabalar efendim. Hoş bulduk. Tüm Ereğli FM dinleyicilerine selamlar olsun..

Arzu Tekin: Selamlar bizden, saygılar, hürmetler bizden.

Her şeyden önce sizi dinleyicilerimizle buluşturmak bizim için büyük mutluluk. Ben 41 kere maşallah diyerek sohbetimize başlamak istiyorum. Türkan bey, Kandıralı dediğimizde Türkiye’de ilk akla gelen şey şüphesiz klarnetin gönlümüze dokunan  ezgileri ve kulakların pasını silen sesi. Dededen toruna, babadan oğula geçen bir yetenek sizinkisi. Klarnetle tanışma hikâyenizi sizden dinleyebilir miyiz?

Türkan Kandıralı: Bizim evimizde en fazla bulunan eşyalardan biridir klarnet. Dolabı açıyorsun klarnet, çekmeceyi açıyorsun klarnet. Eski evlerde bilirsiniz sedirler vardı, sedirlerin altında klarnet kısacası evin her köşesinden klarnet çıkardı. Babam işe giderken klarnetine ayar yapardı ben de sürekli babamı gözlemliyor ve nasıl ayar yapıyor diye bakardım hep. Babam işe gittikten sonra evdeki klarnetlerle babamdan gördüğüm kadar ben de yapmaya çalışırdım. İlkokula başladığım zaman çantamın altına bir tane klarnet koyardım her gün.Teneffüste klarnetle hep haşır neşir olurdum. İlkokul dördüncü sınıftayken ise artık o çağın profesyonel klarnetçisi gibi olmuştum.

Arzu Tekin: Kandıra’nın Türkiye’de bir nüansı var Türkan bey. Kandıra dediğimizde, çiftetelli, oyun havaları, klarnet sesi, çok özel müzikler gelir aklımıza. Nedir bu nüans?

Türkan Kandıralı: Şimdi şöyle söyleyeyim Arzu hanım. Kandıra’daki her klarnet çalan bizim tarzımız gibi olmaya çalışır, aslında bütün klarnetçilerin önce bu tavrı ezberledikten sonra kendilerine bir tavır bulmaları lazım. Klarnetten çıkan sesin orjinali Dünya da Kandıra. O da bizim sülalemizden, dedelerimizden kalma. Çok özel bir tarzımız var bizim. Biz büyüklerimizi dinleyerek, gözlemleyerek hep geliştik. Bir hedef koyduk kendimize ve ilerledik hep.

Arzu Tekin: Sizin icra ettiğiniz müziklerde, en hareketli oyun havasında, çiftetelli de bile o klarnetin yanık sesi hissediliyor. Bu sebeple sordum Kandıra’nın nedir nüansı diye.

Türkan Kandıralı: Çok doğru bir tespit yapmışsınız Arzu hanım. Mesela amcam Mustafa Kandıralı’nın oyun havalarını dinlerken oynamayı da tercih ediyorsunuz ve dinlerken ruhunuza da hitap eden bir tını da var. İşte bu bizim özelliğimiz. Sanki bir şarkı dinliyor gibi hissettiriyor. Bizim içimizden gelen bir durum bu. Ben tüm gençlere kendilerine bir hedef koymalarını ve öğrenerek araştırarak hedeflerine ulaşmalarını öneriyorum. Örneğin eskiden televizyon yoktu radyo vardı. Çok önemli bir şey söylemek istiyorum. Radyo da insanlar eskiden oyun havalarını dinlerken,bu Mustafa Kandıralı,bu Şükrü Tunar, bu Mehmet Ayar bunu diyebiliyorlardı. Bu da halkımızın kulağının ne kadar sağlam olduğunu gösteriyor. Mustafa Kandıralı’nın ve diğer sanatçıların yüzünü görmeden onların çıkardıkları ses tınısından tanıyorlardı.

Arzu Tekin: Çocukluğumuzda bayram sabahları TRT ekranlarında Kandıralı ve arkadaşlarının şıkır şıkır oyun havalarıyla şenlenirdi her birimizin evleri. Çok özel günlerdi. Biz o günleri yaşadık ne mutlu ki.

Türkan Kandıralı: Doğru.Çok güzel bir tespit. Herkes saatini beklerdi oynamak için. Amcam(Mustafa Kandıralı ) bayram harici cumartesi ve pazara da taşımıştı bu programları o yıllarda. Herkes program saatini ilgiyle beklerdi. Çok şükür bu güzel dönemlere şahitlik ettik.

Arzu Tekin: Sene 2022 ve tüm samimiyetimle söylüyorum Türkan bey, Ereğli FM olarak radyomuzda her bayram; Bayram Özel yayınlarımız olur ve altta fonda ve program içeriklerimizde mutlaka Mustafa Kandıralı ve sizin icra ettiğiniz o güzel çiftetelli ve oyun havalarına yer veririz keyifle.

Arzu Tekin: Dünyaca ünlü bir isim Mustafa Kandıralı’nın yeğenisiniz. Mustafa Kandıralı’nın mesleği ile alakalı hangi yönü sizi etkilerdi?

Mustafa Kandıralı: Klarnete başladığım çocukluk dönemlerimde radyoyu dinlerken o duyduğum ses, babam da çok iyi bir klarnet sanatçısı idi. Ben Mustafa amcamın yanında büyüdüm sanat camiası beni hep Mustafa Kandıralı’nın oğlu olarak bilirdi. On yaşından sonra amcamın yanındaydım ve hep onu gözlemledim. Takip ettim. Sanatına dair her yönüyle. Amcamın İstanbul’daki tüm gazino çalışmalarının hepsine şahit oldum.Mustafa Kandıralı’yı yakından izlemek dinlemek bambaşka bir güzelliktir.

Arzu Tekin: Türkan bey dile kolay,1974 yılından,2002 yılına kadar Türkiye’nin en önemli sanatçılarının sahne aldığı Maksim Gazinolarında; Müzeyyen Senar, Zeki Müren, Bülent Ersoy,Emel Sayın, Muazzez Abacı, Gönül Yazar, Sibel Can gibi daha bir çok isimle çalıştınız. Bu kadar önemli sanatçılarla çalışmak zor oldu mu?

Türkan Kandıralı: Şöyle söyleyeyim; siz yaptığınız işten eminseniz sazınızı mümkün olduğu kadar iyi çalmaya gayret ederseniz sanatçılar arası etrafınızdaki isimlerle uyumluysanız bundan aldığınız keyif tarif edilmez. Aslında bizim sanatçılarımızın hepsi saygıya layık. Her şey ekranlarda gördüğümüz ya da duyduğumuz gibi gelişmiyor. Biz hepsinin ruhunu içini biliyoruz. Gerçek sanatçılardan, kendini müziğe adamış kişilerden inanın size yanlış bir hareket gelmez.Siz yeterki işinizi en iyi şekilde icra edip,saygılı olun. Kısaca şöyle ifade edeyim, Allahın yarattığı her meyvenin tadı nasıl farklı ve lezzetliyse her sanatçının güzelliği yeri ayrıdır. Çalıştığım tüm sanatçıların hepsinden hep teşekkür almışımdır.Hiç bir sanatçı ile sorun yaşamadım. Maksim Gazinosu bir okuldur. Orada komilik yapmış bir şahıs bile herhangi bir yerde şeflik yapmış birisinden çok daha tecrübelidir. Maksim de hiç bir müşteri garsonu çağırtmazdı, sıfır hata ile hizmet veren bir gazino idi.Fahrettin Aslan önce sese sonra giyimlere, kıyafet düzenine bakardı, her gün, A dan Z ye herkes çok ciddi bir denetimden geçerdi.Maksimin en alt kadrosunda çıkan sıradan bir sanatçı bile farklı bir yerde assolist olarak sahne alırdı.Niçin?Çünkü Maksim de sahneye çıktığı için.

Arzu Tekin: Türkiye’de “Kandıralı” isimlerinden sonra bayrağı devralabilecek bir isim var mı sizce?

Türkan Kandıralı: Samimiyetimle söylüyorum. Biraz kendilerine çeki düzen verirlerse bir iki arkadaşımız var. Herkes bizim bu mesleğe verdiğimiz değer kadar önem vermiyor. Piyasada amcamın ve benim yanımda yetişmiş isimler var, bizden az bir şey kaptıysa piyasanın en iyisidir. Örneğin Şükrü Kabacı TRT ‘den benim yanımda yetişmiştir.

Arzu Tekin: Eğitimci kimliğinizle de şu anda dersleriniz devam ediyor.

Türkan Kandıralı: Kocaeli Büyük Şehir Belediyesi Konservatuar da ders veriyorum.Sıfır tecrübe ile gelen bir öğrenciye yarım saat sonra benden duyduğunuz tınıyı duyurabilirim. Yaşı ister beş,ister on beş,ister yetmiş beş olsun.

Arzu Tekin: Çalıştığınız sanatçılarla bir çok anınız vardır,aklınıza gelen bir anınızı dinleyicilerimizle paylaşmanızı rica etsem.

Türkan Kandıralı: O kadar çok anı var ki yazsam sayfalara sığmaz. Sahne harici kendi aramızda oturduğumuz zaman çok güzel sohbetler ederdik.Mesela Bülent Ersoy’la Ankara’da çalışıyoruz, sene seksen beş sonrası falandı. Program sonrası masamızda oturuyoruz bayağı kalabalığız Bülent hanımın canı kavun istedi, otelde yok dediler. Ben de yeme içmeye düşkünümdür Bülent hanım gözümün içine baktı ben hemen anladım ne demek istediğini. Hemen taksiye bindik açık olan manav bulduk, kavunun olgunu ve tatlısı makbul olur diye manavdan şöyle tatlı olgun bal gibi bir kavun vermesini rica ettim. Bu arada kavun mevsimi değil fakat sorduk soruşturduk satan manava ulaştık. Otele döndük ve kavunu Bülent hanım yemeye başladı fakat beğenmedi. Tüm arkadaşlar bal gibi ne güzelmiş deyip yiyor. Bülent hanımdan cevap;bu kavun kendinden geçmiş, ben olmamış kütür kütür olanını severim. Tekrar manava gittim ve olmamış kavun alıp geldim. Hehhh işte bu dedi Bülent hanım.

Şimdi aklıma bu geldi mesela.Mesela rahmetli Müzeyyen hanımın da en güzel tarafı şu idi. Sanatçılar listeler yaparlar şarkı sıralama listesi, rahmetli Müzeyyen Senar asla liste yapmazdı. Kendisi ne okursa biz o şarkıya göre icramızı yapardık.Gazinoya gelen davetlilerle sohbet olur zaman zaman sanatçılar arasında, örneğin ikinci okuduğu şarkıyı yedinci şarkıda da aynısını okurdu, bizde sazlar olarak eyvah derdik karışıklık mı oldu. Rahmetli Müzeyyen hanım hemen açıklama yapardı; bu şarkıyı çok seviyorum tekrar içimden geldi okumak. İşte bu müşterilere ve dinleyiciye saygı açıklamasıdır. Onu ifade şekli bu kadar nazik ve kibardı rahmetli Müzeyyen hanımın. Böyle sayısız anılarımız var.

Arzu Tekin: Bir söyleminizde hissetmediğim besteyi çalmam diye bir ifadeniz var. En son ne zaman böyle bir şey oldu?

Türkan Kandıralı:Evet bunu söyledim. Evet emeğe saygı duyuyorum fakat sevmediysem ezberlememe gibi bir şeyim var. Sevmediysem, bana bir şey vermediyse asla ezberlemem. İcra ettiğim eserden önce ben haz dıyayım ki, bunu karşı tarafa ileteyim. Eserlerin hepsi değerlidir fakat az önce de değindiğimiz gibi, tatlı seven var tuzlu seven var, vs.

Arzu Tekin: ”My Star My Moon “albümünüz dünyaca ünlü eserlerden oluşuyor. İkinci albümünüz gelecek mi?

Türkan Kandıralı: Vallahi çok güzel bir soru Arzu hanım. Yolda diyebilirim. Yeni sürprizli CD de gelicek. İlk CD rekor bir satış gerçekleştirdi. En çok satanlar listesinde Türkiye’de yerini korudu uzun süre. İkinci CD “My Star My Moon” gelecek fakat bir sürprizim daha olucak. Azıcık tüyo vereyim,amcamın (Mustafa Kandıralı’nın oyun havalarını bugün ki ritimlere taşıyacağız.

Arzu Tekin: İnşallah biz de takipçisi olacağız bu sürecin. Türkan bey çok teşekkür ediyorum Ereğli FM dinleyicileri adına, Ereğli FM adına ve programım adına. Ekip arkadaşlarımız da sizlere selam ve sevgilerini iletiyor.Ayrıca bu tatlı buluşma için,sevgili Neşe Seçil’e ve Türkiye’nin başarılı aranjörlerinden oğlunuz Cenk Kandıralıya teşekkürlerimizi sunuyoruz. Sizi en yakın zamanda Kdz Ereğli’de ağırlamaktan mutluluk duyarız.

Türkan Kandıralı:Ereğli’ye geleceğiz inşallah öyle bir düşünce ve programımız var, sizlere mutlaka haber vereceğim. Ben teşekkür ederim. Benden de tüm Ereğli FM dinleyicilerine ve tüm ekibinize selamlar, hayırlı günler diliyorum.