ARZU TEKİN YAZDI
Arzu Tekin`in yeni köşe yazısı;
Çocukluğumuza dair anımsadığımız en keyifli hatıraların başında yer alır günlük tutmak.
Günümüzde hala eğitimciler ilkokul çağındaki çocuklara genellikle yaz tatillerinde mutlaka günlük tutmaları konusunda tavsiyelerde bulunuyor.
“Stanford Üniversitesinin bir raporuna göre; yazmak ile konuşmak arasında çok ciddi bir bağ var.
Günlük tutmak aslında, her ne kadar kendi kendimize de olsa yazılı iletişimin bir başka şekli. Tabiiki günlük tutan kişilerin düzenli olarak yazmaları, sözlü iletişimlerine de fayda sağlar.
“Salgından dolayı dış dünyayı daha az kullanan çocuklarımız için günlük tutmak terapi gibi bile olabilir şu günlerde. Maalesef bir yılı devirdiğimiz salgın sürecinde mücadelemiz halen devam ediyor. İsminden, bulaş hızından, insanlığın dış dünya ile iletişimini kesmesinden ve maalesef sebep olduğu tüm olumsuzluklardan hepimizin müzdaripliği ve mücadelesi devam ederken;
Sevgili günlüğe neler yazardık acaba?
Bu kez gizli değil, sadece bana özel değil biz olurduk herhalde. Çünkü günlüğe yazılanlar birbiriyle yer değiştirmiş cümlelerin neredeyse aynısı olurdu herhalde şu günlerde.
O zaman;Sevgili günlük adının batmasını istediğim Covid in bir an önce mümkünse hemen çıkıp gitmesini istiyorum hayatımızdan. Hiç kimsenin artık bu salgından korkmadan yaşamına devam etmesini, çocukların okullarında öğretmenleriyle yüz yüze,eğitim görmesini, tenefüs zili çaldığında okul bahçesini ve koridorları doldurmalarını, kantinde sıra beklerken arkadaşlarıyla eğlenip gülmelerini, ders zili çaldığında koşarak sınıflarına koştuğu günlerin geri gelmesini tüm gönlümle isterken; hasret kaldığımız sevdiklerimizle bir arada olmayı çok istediğimiz kalabalık bayram günleri ve dahası..
Sevgili günlük, seni sımsıkı kapatıp hiç kimsenin görmesini istemiyorum demeyeceğim bu kez.Salgın sebebiyle işini, belki de yeni kurduğu düzenini ,ve maalesef psikolojisini ruh sağlığını kaybeden o kadar çok insan oldu ki.İşinden,ekmek teknesinden, emeğinden malum sebepten dolayı uzaklaşmak zorunda kalan tüm sektörlerin bir an önce bol kazançlarla ve sağlıkla işlerinin başına dönmelerini temenni ediyorum.
Böylesi bir mücadelenin sonunda insanların empatiyi bundan sonraki hayatlarından çıkarmamalarını ne çok isterdim.Ego savaşlarından yolunu kaybedenler umarım doğru yola bir nebze olsun ulaşmayı hedefleseler keşke.Tam kapanma sonrası vaka sayıları beklenenin de altında olsun inşallah.
(Vaka sayısı 1 de olsa ateş düştüğü yeri yakar maalesef)vefat edenlere Allahtan rahmet kederli yakınlarına sabırlar diliyorum.Tedavi gören tüm hastalara acil şifalar dileklerim ve dualarımla..
Bu arada günlükte yerini almasını istediğim,hafta sonu sonu için bir kaç film;
Başrollerini Jennifer Lopez ve Billy Camobell’in paylaştığı 2002 yapımı Enough isimli gerilim ve dram türündeki filmi beğeniceğinizi umuyorum.Yine başrollerini Angelina Jolie ve Jon Bernthal’ın başrolünü paylaştığı 2021 yapımı Those Who Wısh Me Dead(Ölmemi İsteyenler)Dram ve gerilim severler için müthiş bir film.İki tane gerilim filmi izledikten sonra,komedi filminin hafta sonu için iyi geleceğini düşünüyorum.Başrollerini Algı Eke,Burak Sevinç ve Nur Sürer’in paylaştığı Nasipse Olur isimli 2020 yapımı filmi keyifle izleyeceğinizi umuyorum.
Veee Sevgili Günlük; dedim ya bu kez şöyle ortalığa bir yere bırakacağım seni.
Herkesin aynı duyguları yaşadığını bildiğim gibi, temennilerinde ortak olduğuna yüzde yüz eminim.
En güzel günlerimizi paylaşmak dileğimle..
Sağlık peşimizi bırakmasın inşallah.
Nalan K
22 Mayıs 2021 - 12:38
Arzu ablacım ne güzel yazmışsın.Özledik seni.Fırsat oldukça dinliyoruz.
Leyla B
22 Mayıs 2021 - 11:48
Bu yaşıma geldim (54) hala günlük tutuyorum, Bu duygu başka .Tabi malum süreçte yazılacak bir şey bulamıyorum o başka . Film tercihlerinizi mutlaka değerlendireceğim
Cahit K
22 Mayıs 2021 - 11:46
Güzel yazı , tebrikler Arzu hanım
Aygün Yılmaz
22 Mayıs 2021 - 14:23
Eski yıllara duyulan özlem bir başka. Özlüyor insan