YORULDUM DEMEK NEDİR BİLMEDEN !.

Arzu Tekin`in yeni köşe yazısı

Gündem 3 yıl 1 ay 27 gün 21 saat önce 3820

Kadın annedir, kadın üretendir, kadın fazilettir, kadın merhamettir, kadın duygudur, kadın toparlayandır.

Her koşulda güçlü ve dayanıklı olmasını bilendir.

Ev de, işte, köy de, şehir de, bulunduğu her ortamda üreterek varlığını hissettiren bir güçtür.

Geçmiş yıllar da Anadolu ‘da ve günümüzde bağın, bahçenin, tarlanın, bostanın, evin, eşinin, çocuklarının gülen yüzüdür.

Ekonomi ve siyasette iyi bir rekabetçidir.

Doktor, öğretmen, avukat, bürokrat, temizlik personeli, ev hanımı, siyasetçi, yönetici de olsa eve geldiğinde sorumluluklar ortaktır kadının dünyasında.

Evdeki akşam yemeğinden, çocukların gün içerisinde neler yaptığından yarın ve bir sonraki gün işin ve evin planından sorumludur her daim.

Evet, hayat müşterektir.

Tabi ki tüm bu plana programa eşler de dahildir.Fakat hep kadına sorulmaz mı akşam yemekte ne yesek?

Anne akşam ne yiyeceğiz?

Türk kadını!.

Milli mücadele yıllarında Mehmetçik ‘le omuz omuza vererek destanlar yazan kadınlar.

Yaptığı etkileyici konuşmalarla da bilinen bir dönem gazetecilik de yapmış Halide onbaşı, Nezahat onbaşı, Şerife bacı, Erzurum’lu Kara Fatma, Kurtuluş Savaşına giderken saçlarını kazıtıp erkek kılığına giren ve askerin arasına karışarak Halim çavuş olarak bilinen Halime çavuş, Hafız Selman hanım, eşiyle birlikte Milli mücadeleye katılan Gördes ‘li Makbule hanım, Çanakkale ‘de ölen kocasından kalan bir çift elmas küpesini satıp silah alan ve mücadeleye katılan Çete Emir Ayşe hanım, askerlerin toparlanmasını sağlayıp yüreklendiren Tayyar Rahmiye hanım ve yüzlercesi.

Haluk Levent diyor ya İzmir Marşında SELAM OLSUN!!

Her birine selam olsun.

Rahmet, saygı ve minnetle anıyoruz koca yürekli muhteşem Türk kadınlarını.

Orta Asya ‘dan günümüze Türk kadınının toplumun gelişmesindeki önemi benzersiz örneklere konu olmuştur yıllarca.

O yıllar da bile kadınlar okçuluk yapar, ata biner hatta güreş bile tutarlarmış.

Ve eşlerini Kurtuluş Savaşına gönderen Türk Kadını ,çocuklarını yetiştirmiş ve geçimini sağlamış o yıllar da.

Türk toplumunun gelişip yükselmesinde aile yapısının önemine inanan Atatürk bir gün konuşmasında şöyle sesleniyor;

”Bu millet esas terbiyesini aileden almaktadır.Türk Milleti öyle analara sahiptir ki her bir devrin büyük adamlarını bu analar yetiştirmiştir.Türk kadını daha büyük nesiller yetiştirmeye kabiliyetlidir.”

*****************

Son günler de fırsat buldkça, bizzat dikkatimi çeken aslında kısmen yıllarca merak ettiğim ve hayranlık duyduğum Yörük yaşantılarını izliyorum .

Anadolu’da neredeyse bin yıllık geçmişi olan ve yerleşik düzenleri olmayan Sarı keçili Yörükler.

Şimdiki tabirle son Yörük Sarıkeçililer.

Aydın, Mersin,Konya, Antalya ‘da Toros dağlarının kekik kokan eteklerinde bir yaşam mücadelesi.

Keçi kılından yapılan yağmur ve güneş geçirmeyen kurulumu incelik isteyen yörük çadırı.Ve bu çadırın altında tüm aile fertleri. Çoluk, çocuk.

Develerle başlayan ve şimdiler de develerin yerini traktör alsa da bir yörük için devenin yeri her zaman ayrı elbette.

Traktör yamaçlara dar patikalara girmez ama deve o dar yollara girer seninle diyor yörük babası.

En az 200 tane keçiyle başlayan bir göç hikayesi.

Yörük kadını çadır kurulur kurulmaz yakıyor ateşi. Un çuvalını açarak başlıyor yörük ekmeğini yoğurmaya sırtına sardığı bebeğiyle birlikte. Yoruldum demek nedir bilmeden.

Diğer aile fertleri ise dik yamaçlara sarp kayalıklara çıkan keçileri toparlamaya çalışıyor.

Şimdiler de heyecanla beklediğim ve duyar duymaz çok etkilendiğim bir filmi bekliyorum. Anadolu ‘nun 1000 yıllık konar göçer yaşam tarzını gelişen teknolojiye rağmen gelenek ve göreneklerinden vazgeçmeyerek sürdüren Sarıkeçili Yörüklerinin hayatı sinema filmiyle anlatılacak.Yönetmenliğini İffet Eren Danışman Boz ‘un yaptığı Kültür ve Turizm Bakanlığından destek alınarak yapılan Turna Misali isimli filmin Nisan 2021 de vizyona gireceği söyleniyor.

Zorluklarla mücadele etmeyi bilen ,ayaklarının üzerinde sımsıkı duran, hayatı kucaklayan ,yüreği merhamet ve sevgi dolu tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun. Gül kokulu lokumlar eşliğinde içeceğimiz Türk kahvelerimiz afiyet şeker olsun. Sağlık sıhhat bizimle olsun...