YORULDUM DEMEK NEDİR BİLMEDEN !.

Kadın annedir, kadın üretendir, kadın fazilettir, kadın merhamettir, kadın duygudur, kadın toparlayandır.

Her koşulda güçlü ve dayanıklı olmasını bilendir.

Ev de, işte, köy de, şehir de, bulunduğu her ortamda üreterek varlığını hissettiren bir güçtür.

GeçmiÅŸ yıllar da Anadolu ‘da ve günümüzde bağın, bahçenin, tarlanın, bostanın, evin, eÅŸinin, çocuklarının gülen yüzüdür.

Ekonomi ve siyasette iyi bir rekabetçidir.

Doktor, öğretmen, avukat, bürokrat, temizlik personeli, ev hanımı, siyasetçi, yönetici de olsa eve geldiğinde sorumluluklar ortaktır kadının dünyasında.

Evdeki akşam yemeğinden, çocukların gün içerisinde neler yaptığından yarın ve bir sonraki gün işin ve evin planından sorumludur her daim.

Evet, hayat müşterektir.

Tabi ki tüm bu plana programa eşler de dahildir.Fakat hep kadına sorulmaz mı akşam yemekte ne yesek?

Anne akÅŸam ne yiyeceÄŸiz?

Türk kadını!.

Milli mücadele yıllarında Mehmetçik ‘le omuz omuza vererek destanlar yazan kadınlar.

Yaptığı etkileyici konuÅŸmalarla da bilinen bir dönem gazetecilik de yapmış Halide onbaşı, Nezahat onbaşı, Åžerife bacı, Erzurum’lu Kara Fatma, KurtuluÅŸ Savaşına giderken saçlarını kazıtıp erkek kılığına giren ve askerin arasına karışarak Halim çavuÅŸ olarak bilinen Halime çavuÅŸ, Hafız Selman hanım, eÅŸiyle birlikte Milli mücadeleye katılan Gördes ‘li Makbule hanım, Çanakkale ‘de ölen kocasından kalan bir çift elmas küpesini satıp silah alan ve mücadeleye katılan Çete Emir AyÅŸe hanım, askerlerin toparlanmasını saÄŸlayıp yüreklendiren Tayyar Rahmiye hanım ve yüzlercesi.

Haluk Levent diyor ya İzmir Marşında SELAM OLSUN!!

Her birine selam olsun.

Rahmet, saygı ve minnetle anıyoruz koca yürekli muhteşem Türk kadınlarını.

Orta Asya ‘dan günümüze Türk kadınının toplumun geliÅŸmesindeki önemi benzersiz örneklere konu olmuÅŸtur yıllarca.

O yıllar da bile kadınlar okçuluk yapar, ata biner hatta güreş bile tutarlarmış.

Ve eşlerini Kurtuluş Savaşına gönderen Türk Kadını ,çocuklarını yetiştirmiş ve geçimini sağlamış o yıllar da.

Türk toplumunun gelişip yükselmesinde aile yapısının önemine inanan Atatürk bir gün konuşmasında şöyle sesleniyor;

”Bu millet esas terbiyesini aileden almaktadır.Türk Milleti öyle analara sahiptir ki her bir devrin büyük adamlarını bu analar yetiÅŸtirmiÅŸtir.Türk kadını daha büyük nesiller yetiÅŸtirmeye kabiliyetlidir.”                               

*****************

Son günler de fırsat buldkça, bizzat dikkatimi çeken aslında kısmen yıllarca merak ettiğim ve hayranlık duyduğum Yörük yaşantılarını izliyorum .

Anadolu’da neredeyse bin yıllık geçmiÅŸi olan ve yerleÅŸik düzenleri olmayan Sarı keçili Yörükler.

Şimdiki tabirle son Yörük Sarıkeçililer.

Aydın, Mersin,Konya, Antalya ‘da Toros daÄŸlarının kekik kokan eteklerinde bir yaÅŸam mücadelesi.

Keçi kılından yapılan yağmur ve güneş geçirmeyen kurulumu incelik isteyen yörük çadırı.Ve bu çadırın altında tüm aile fertleri. Çoluk, çocuk.

Develerle başlayan ve şimdiler de develerin yerini traktör alsa da bir yörük için devenin yeri her zaman ayrı elbette.

Traktör yamaçlara dar patikalara girmez ama deve o dar yollara girer seninle diyor yörük babası.

En az 200 tane keçiyle başlayan bir göç hikayesi.

Yörük kadını çadır kurulur kurulmaz yakıyor ateşi. Un çuvalını açarak başlıyor yörük ekmeğini yoğurmaya sırtına sardığı bebeğiyle birlikte. Yoruldum demek nedir bilmeden.

Diğer aile fertleri ise dik yamaçlara sarp kayalıklara çıkan keçileri toparlamaya çalışıyor.

Åžimdiler de heyecanla beklediÄŸim ve duyar duymaz çok etkilendiÄŸim bir filmi bekliyorum. Anadolu ‘nun 1000 yıllık konar göçer yaÅŸam tarzını geliÅŸen teknolojiye raÄŸmen gelenek ve göreneklerinden vazgeçmeyerek sürdüren Sarıkeçili Yörüklerinin hayatı sinema filmiyle anlatılacak.YönetmenliÄŸini Ä°ffet Eren Danışman Boz ‘un yaptığı Kültür ve Turizm Bakanlığından destek alınarak yapılan Turna Misali isimli filmin Nisan 2021 de vizyona gireceÄŸi söyleniyor.               

  Zorluklarla mücadele etmeyi bilen ,ayaklarının üzerinde sımsıkı duran, hayatı kucaklayan ,yüreÄŸi merhamet ve sevgi dolu tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun. Gül kokulu lokumlar eÅŸliÄŸinde içeceÄŸimiz Türk kahvelerimiz afiyet ÅŸeker olsun. SaÄŸlık sıhhat bizimle olsun...