“ÇATIŞMAYLA KARŞI KARŞIYAYIZ“

Siyaset 9 yıl 2 ay 1 gün 11 saat 24 dakika önce 1194

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, "Türkiye şu anda 13 yıl öncesine nispetle çok daha fazla çatışmayla karşı karşıya" dedi.

Kamalak, partisinin il başkanlığınca bir kafede düzenlenen aday tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, gazeteci Ahmet Hakan Coşkun’a yapılan saldırıyı şiddetle kınadı.

Basına yönelik her türlü baskı ve tehdidi de kınadığını belirten Kamalak, "Basın alabildiğine özgür olmalı. Başkalarına hakaret ve küfretmeyi gerektirmez. Başkalarına hakaret etme hakkını vermez. Ahmet Hakan’a yapılan saldırıyı şiddetle kınıyorum. Çok afedersiniz herkes köpeğine sahip çıksın. Eğer saldırgan bir köpeği başıboş olarak bir kimse sokağa bırakıyorsa emin olun o saldırgan köpeği sokağa bırakan sahibi o köpekten haysiyetsizdir, daha şerefsizdir" diye konuştu.

Milli Görüş’ün yer almadığı bir meclisin Türkiye’nin hiçbir problemini çözemeyeceğini savunan Kamalak, milletvekili seçimlerinin üzerinden 6 ay geçtiğini hatırlattı. Kamalak, şöyle devam etti:

"Allah aşkına bu ülkenin hangi problemini çözdüler. Söyleyebilir misiniz? Hiçbir problemini. Peki 6 aydan bu yana bu meclis hangi faaliyeti yaptı? Hiç. Altı aydan bu yana TBMM’de sadece maaşlar çalışıyor. Milletvekillerinin sadece maaşları çalışıyor. Milletin, garibanların ve sizin kesenizden milletvekillerinin sadece maaşı çalışıyor, kendileri değil. Cumhurbaşkanı bazı partileri eleştirirken ’Siz Sivas’ın doğusuna gidemiyorsunuz’ diyor. Türkiye’nin asayişinden ve güvenliğinden kim sorumlu? Bir kısım vatandaşlarımızın şehit kanlarıyla yoğurulmuş birkaç bölgesine gidemiyorsa bunun vebali ve günahı kime ait.

- "Cumhurbaşkanımıza başbakanlığı döneminde söyledim"

"Önünüze yarın sandık gelecek. Askerlik çağına gelmiş evladınızı vatan görevi yapsın diye Doğu’ya, Güneydoğu’ya gönderebilir misiniz? Gitmesine razı olur musunuz?" diye soran Kamalak, şöyle devam etti:

"Oralar bizim değil mi? Bizim ama yaşanmaz hale getirildi? Ben bunu Sayın Cumhurbaşkanımıza, başbakanlığı döneminde söyledim. Sayın Başbakanım, ’Demokratik süreç, Kürt açılımı, barış ve çözüm süreci’ dediniz. ’Saadet Partisi olarak söylemeye dilimi varmıyor ama bu çözüm süreci dediğiniz şey neticede Türkiye’yi ya bölünme noktasına getirecek ya da çok daha büyük çatışmalarla karşı karşıya getirecek’ dedim. Türkiye şu anda 13 yıl öncesine nispetle çok daha fazla çatışmayla karşı karşıya."

Türkiye’de her gün şehit haberlerinin geldiğini ifade eden Mustafa Kamalak, "Bunun böyle olacağı belliydi’’ dedi.

Terörün sonlandırılması için içerideki terörist başlarının ve silahlı unsurların yurt dışına çıkarılması ön görüldüğünü ama aksinin olduğunu dile getiren Kamalak, "Habur olayını düşünün. Dışarıdaki yüzlerce eğitim görmüş terörist komutanlar Habur’dan içeriye alındı. Şimdi nerede yurt dışından gelen o silahsız kişiler. Kamplarda terörist eğitimi veriyor. Dışarıdakiler eğitilmiş olarak içeri getirildi. Dağdaki teröristler silahlı olarak şehir merkezlerine indirildi. KCK yani terörün şehir yapılanması sebebiyle içeri atılan, tutuklanan içerideki teröristler serbest bırakıldı. Eğitilerek Türkiye’nin 81 iline dağıtıldı. Bu yüzden İstanbul’da karakollar basılıyor, polisler şehit ediliyor. Yetmedi askeri terörist diye teröristler gerilla oldu" şeklinde konuştu.

- "Partimizin meclise girmesi hayırlar doğuracak"

Kamalak, 1 Kasım milletvekili seçiminde önemli bir fırsat yaşanacağını belirterek, "Önümüzde önemli bir fırsat var. Belki 7 Haziran seçimlerinden sonra böyle bir yeni bir seçime karar verilmiş olması inşallah partimizin meclise girmesi bakımından hayırlar doğuracaktır" dedi.

-"Anayasa’da baraj yok"

Saadet Partisi’ne verilen oyların boşa gideceğinin söyleneceğini ifade eden Kamalak, şunları anlattı:

"Soruyorum size AK Parti’ye verilen oylar AK Parti’ye, CHP’ye verilen oylar CHP’ye, MHP’ye verilen oylar MHP’ye, HDP’ye verilen oylar HDP’ye gidiyor. Nasıl oluyor da Saadet Partisi’ne verilen oylar başka partiye gidiyor? Anayasa’da bireysel başvuru diye ortaya çıkardığımız bir müessese var. Buna göre bir temel hakkının ihlal edildiğini iddia eden herkes Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvurma hakkına sahiptir. Anayasa Mahkemesi o bireyin hakkının ihlal edilip edilmemiş olmasına karar verecektir. Farz edin ki Saadet Partisi’nin milletvekili adayları milletvekili seçilecek kadar oy aldı. Ama ülke genelinde yüzde 10’luk parti barajı aşamadı. 40 bin oy alan aday seçilemeyecek partisi barajı aşamadığı için buna karşılık 30 bin oy alan aday partisi barajı geçtiği için milletvekili seçilecek. Burada 40 bin oy alan milletvekilinin hakkı ihlal edilecek. Anayasa Mahkemesi’nin üyeleri buna yok mu diyecek. 40 bin oy alan arkadaşımız müracaat ettiğinde Anayasa Mahkemesi burada bir hak ihlali var diyecek. Haksız yere mazbata alan kişinin mazbatası iptal edilecek. Hak edenin mazbatası verilecek. Bunun bir örneğini biz 1996’da yaşadık. Anayasa’da baraj yok. Barajı karşımıza getiren yine bir darbe ürünü olan 298 sayılı Kanun’dur. Bireysel yönüyle bunu yerle bir edeceğiz. Partimize verilecek hiç bir oy zayi olmayacaktır."

- "Biz Esad’ı makamında uyardık"

Hiç kimsenin cesaret edemediği dönemde Suriye’ye giderek Beşşar Esad​’ı uyardıklarını anlatan Mustafa Kamalak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Cumhurbaşkanım, bugün Doğu’da şehitler geliyorsa ve kıyılarımıza Suriyelilerin cesetleri vuruyorsa bunun vebali sizsiniz. Bu ülkeden sorumlu olan sizsiniz. Biz uyardık sizleri. Hiç kimsenin gitmeye cesaret edemediği dönemde biz Esad’ı makamında uyardık. Kendisine de bir tablo hediye ettik. Türkiye’ye geldi ve basın toplantısı yaptık. Endişelerimizi aktardık. Bize Esad’cı dediler. Biz ne diyorduk bu yangın başlamadan söndürülmelidir. Peki ne oldu sonra 300 bin Suriyeli kardeşimiz hayatını kaybetti. Üç milyon Suriyeli evinden barkından oldu. Beş milyonu da güvenli bölgeye çekildi. Esad gidecekmiş. Eğit-donat politikası uygulanmaya başlandı. Cumhurbaşkanına mektup yazdım. ’Siz ABD’yle el birliği içinde eğit-donat uygulamasına karar verdiniz’ Kimi eğiteceksiniz. Suriye’deki muhaliflere adam öldürme eğitimi verip adam öldürecek silahlarla donatacaksınız. Sizin bu uygulamanız Esad’a da aynı hakkı vermez mi? Rusya’ya aynı hakkı vermez mi? Türkiye’ye başkaldıran isyancıları eğit-donat çerçevesinde aynı ülkeler sana karşı bunları uygulayacak olursa ne diyeceksin? Suriye’deki sözüm ona muhaliflere gönderilen silahların önemli bir kısmının PKK’nın elinde olduğu dolayısıyla ülkemizden giden silahların Mehmetçikleri şehit ettiği iddia ediliyor. Devlet yönetimi çoluk çocuk işi değildir."

Kamalak, konuşmasının ardından partilerinin Zonguldak Milletvekili adaylarını partililere tanıttı.