Gündem 7 yıl 8 ay 14 gün 18 saat 41 dakika önce 722
AK Parti Karadeniz Ereğli İlçe Başkanı Mehmet Fatih Çakır, 16 Nisan’da yapılacak halkoylaması öncesinde köy ziyaretlerini sürdürüyor.Dün akşam, Ormanlı Belediye Başkanı Bayram Başol, AK Parti Ereğli İlçe Teşkilatı Yöneticileri, İl Genel Meclisi Üyeleri ve Gençlik Kolları yöneticileriyle birlikte İlçeye bağlı Topallı, Kaymaklar ve Esenler köylerini ziyaret eden AK Parti Ereğli İlçe Başkanı Mehmet Fatih Çakır, 16 Nisan’da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine yönelik yapılacak olan halkoylamasına ilişkin vatandaşları bilgilendirdi.Çakır, köylerde yaptığı konuşmasında, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini rahmetli Turgut Özal, Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan, Muhsin Yazıcıoğlu ve Alparslan Türkeş’in de istediğini belirterek; geçmişte iktidar olamayıp vesayet kurumlarıyla muktedir olanların koalisyonları sevdiklerini ve bu şekilde avanta ve teşvik aldıklarını söyledi.
“ADNAN MENDERES’İN GÜNAHI NEYDİ?”
AK Parti İlçe Başkanı Çakır, köylerde yaptığı konuşmasında özetle şunları kaydetti:
“Önümüzde bir 16 Nisan var, çok önemli bir viraj. 16 Nisan’da ne Cumhurbaşkanı seçeceğiz, ne Başbakan seçeceğiz, ne Muhtar seçeceğiz, ne de Belediye Başkanı seçeceğiz. Sadece gelecek 50 yılımızın, 100 yılımızın yönetim sistemini seçeceğiz. Geleceğimizi planladığımız 16 Nisan halkoylamasından önce geçmişimize bir bakmamız lazım. Biz 1923 yılında Birinci Dünya Savaşı’ndan çıkmış, ardından yedi düvelle savaşmış, erkeklerini şehit vermiş, geriye ninelerimizin, bacılarımızın ve küçük çocuklarımızın kaldığı bir savaş sonrasında hep birlikte bir Cumhuriyet kurduk. 1945’lere kadar tek partili yönetimle yönetildik. 1950’den sonra halkın sevgilisi Adnan Menderes, halkın oylarıyla iktidar oldu. 10 yıl süren iktidarından sonra halk kararını değiştirmeden, halkın getirdiği bir insanı halka sormadan görevden alaşağı ettikleri gibi bir de idam ettiler. Adnan Menderes’in günahı neydi? Ne yapmıştı da idamı hak etmişti? Sadece Anadolu insanına, bu ülkenin gerçek sahiplerine, bu ülkenin evlatlarına değer vermişti; yönetimde bunları göreve getirmesiyle başlayan bir süreçti.
HER TÜRLÜ ALÇAKLIĞI YAPTILAR
1960’tan sonra, darbeden sonra bir Anayasa yapılıyor, darbecileri koruyan bir Anayasa. Darbeciler sorgulanamıyor, yargılanamıyor ve yaptıkları yanlarına kâr kalıyordu. Artık darbeler olmaz dediğimiz bir zamanda 15 Temmuz’da, alçakça, haince bir darbe kalkışmasıyla karşılaştık. Bu terör, dışarıdan emir alan, bu ülkede işçisinin, emeklisinin, garibinin, gurabasının, asgari ücretlisinin verdiği vergilerle ülkenin ve ülke insanının güvenliğini korumak için alınan uçaklarla, tanklarla, toplarla silahsız kendi insanımıza mermi attılar, bomba attılar, her türlü alçaklığı yaptılar. Soruyorsunuz, sağlık sistemi yanlış mı gidiyordu da bunu düzeltmek için mi darbe yaptınız? Hayır. Ekonomik sistem kötü gidiyordu da siz ekonomiyi daha mı iyi yönetecektiniz? Hayır. Sizin derdiniz neydi? Ekmeğini yediğiniz, suyunu içtiğiniz bu devlete, bu millete hainlik yapmak, gelişmesini engellemekti. Bu devlet size daha ne verecek? Generallik vermiş, altınıza makam arabası vermiş, emrinize yiğit askerlerimizi yollamış, rütbe vermiş, para vermiş, pul vermiş, aş vermiş daha ne verecek?
BOĞAZDA VİSKİ YUDUMLAYANLAR VATANDAŞ OLMUŞ
Geçmişte ulusal bir gazete manşet atıyor, ’Halk plajları doldurdu, vatandaşa yer kalmadı’ diyor. Düşünüyorsunuz, halk kim, vatandaş kim? Anadolu insanı halk olmuş, boğazlarda viski yudumlayanlar bu ülkede vatandaş olmuş. Şehit olurken biz olacağız, çile çekerken biz çekeceğiz; ülkenin kazanımlarını yemeye gelince onlar gelecekler vatandaş olacaklar. Öyle yağma yok.
DEVLETİN NASIL SOYULDUĞUNU BİR KEZ DAHA ANLIYORUZ
Bakınız AK Parti iktidara geldi, dedik ki ’Hastaneleri birleştireceğiz. Devlet Hastanesi ayrı SSK ayrı olmaz’. Adam hasta, ambulansla zor yetişmiş hastaneye, ağrısı, sızısı, kanaması var, SSK’lımısın Bağ-Kur’lumusun diye soruluyor. Hastaneleri birleştirdik. Bu vesayetçi zihniyet ne dedi? Sağlık sistemi çöker dedi. Çöktü mü? Çökmedi hamdolsun. Dedik ki vatandaşımız ilaçlarını eczaneden istediği zaman alsın, kuyrukta beklemesin, boş vaktinde alsın, hem de daha ucuza alsın. Bakın 15 senenin fiyatlarını halen yakalayamadık ilaçlarda. Devletin nasıl soyulduğunu bugün bir kez daha anlıyoruz. Allah’a şükür şimdi Helikopter Ambulansımız var, uçağımız var, her türlü imkânımız var.
NE ALTADAN OLACAĞIZ NE DE ALDANAN
Engellilerimiz unutulmuş, toplum önüne çıkarılmamış değerlerimizdi. Bunlara maaş bağladık, ekonomik bir kazanım sağladık, toplum içerisine koyduk. Yaşlılarımıza ve engellilerimize bakanlara yardımcı olduk; sosyal politikalar geliştirdik. Yollar, üniversiteler, hastaneler, okullar yaptık; yapmaya devam edeceğiz. Kurucu Genel Başkanımız, şimdiki Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi biz ne aldatan olacağız, ne aldanan olacağız. Bu millete 15 senedir hiç yalan söylemedik, bundan sonra da söylemeyeceğiz.
HERKES EŞİT OLACAK
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi neden önemli? Bakın, 550 milletvekilinin tamamı aynı tarafa oy verse, milletin yüzde yüzü de aynı tarafa oy verse dahi diyor, biz bir akşam Anayasa Mahkemesinde oturur millete rağmen, milletin dediğinin dışında karar alırız ama lafa geldiği zaman da hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir deriz dediler. Bazen bunu Cumhurbaşkanlığı aracılığıyla yaptılar, bazen darbe anlamında askeriyeyle yaptılar. Pijamayla Başbakan karşılayan medya patronlarının olduğu bir ülke vardı. Bugün Cumhurbaşkanımızı pijamayla karşılayabilecek bir tane medya patronu var mı? Askeriyede kim olduğunu bilirdik. Bunlar memur değil mi? Bu ülkenin vatandaşı değil mi? Şimdi askeri yargıyı da kaldırıyoruz. Asker, sivil herkes eşit olacak, kanun önünde kimsenin ayrıcalığı olmayacak.
5 YILLIĞINA TEK BAŞINA İŞ BAŞINA
Bir köyde iki muhtar olsa o köyde sıkıntı çıkar. Bugün kavga etmezlerse yarın ederler, yarın etmezlerse mutlaka birileri bir gün bunları kavga ettirir. Ondan dolayı biz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde, tek başına iş başına, 5 yıllığına kesintisiz gelsin diyoruz. Yetkiyi kime vereceksek, sağcıya, solcuya, liberale, komüniste, muhafazakâra, milliyetçiye, adı Ahmet, Mehmet, Hüseyin kim olacaksa halktan başka kimseye hesap vermesin istiyoruz.
CUMHURİYET’İN ELDEN GİTMESİ BU KADAR BASİT Mİ?
Geçmişte bir Ahmet Necdet Sezer ile Bülent Ecevit hadisesi yaşadık. Bir Anayasa kitapçığı fırlatıldı, servetimizin yarısını kaybettik. Ne Sezer’in maaşı azaldı, ne de rahmetli Ecevit’in. Olan bizim hazinemize oldu. Hazineye parayı kim koydu? Sizler koydunuz. Bu paralar buhar oldu. Artık bu dönemler bitti. Bu sistemi bizden önce rahmetli Turgut Özal, Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan, Muhsin Yazıcıoğlu ve Alparslan Türkeş istemiş. Bakın, çakallar puslu havayı sever; geçmişte iktidar olamayıp vesayet kurumlarıyla muktedir olanlar da koalisyonları sever. PKK, koalisyonlar zamanında güç kazanmıştır. Çünkü yapılar güçsüz olunca onları kullanmak kolay olur. Medya patronları, ’senin hakkında şunu yazarız, bir daha hükümet olamazsın’ diye tehdit eder, istediği avantayı ve teşviki alır. Almadılar mı 28 Şubatta. Beşli çeteciler çıktı o dönemde, Erbakan yüzde 120 zam yapmış; sunucu soruyor ’Zammı mı beğenmediniz?’ diyor. Yok diyor, ama Cumhuriyet elden gidiyor diyor. Cumhuriyet elden gitti mi? Gitmedi. Başörtü sorununu çözmek istiyoruz, Cumhuriyet elden gider diyorlar. Ekonomik bir sıkıntıyı çözmek istiyoruz, yine Cumhuriyet elden gider diyorlar. Cumhuriyet’in elden gitmesi bu kadar basit mi? Bakınız bizim düşmanlarımız PKK, FETÖ, Almanya, Hollanda bu sisteme hayır diyor mu? Diyor. Ama biz Evet diyoruz. Ne diyoruz? Tabii ki Evet diyoruz.”
MUHTARLARDAN TEŞEKKÜR
Topallı Köyü Muhtarı Recep Coşkun, Kaymaklar Köyü Muhtarı Recep Can ve Esenler Köyü Muhtarı İsmet Çakır, köylerine yapılan hizmetlerden dolayı Çakır ve beraberindekilere teşekkür ederken; hizmetlerin kesilmeden devam etmesini talep ettiler. Çakır ise köylerde devlet-millet işbirliğiyle çok güzel işler yaptıklarını belirterek, bu sene de asfalt, parke, kanalizasyon ve su gibi konularda hizmetlerinin artarak devam edeceğini söyledi.