Gündem 9 yıl 2 ay 6 gün 11 saat 33 dakika önce 2256
MARDİN’in Nusaybin İlçesi’nde PKK’lı teröristlerin bombalı saldırısında şehit olan Zonguldaklı polis memuru 23 yaşındaki Çağdaş Arslan’ın üniversitenin ebelik bölümünü bitiren kardeşi 22 yaşındaki Çağla Arslan, "4 senedir hayalim Doğu Anadolu’da görev yapmaktı. Hani diyorlar ya; ’Öğretmen gelmiyor, ebe gelmiyor, doktor gelmiyor.’ 4 sene sayıkladım ’Doğu Anadolu’ diye. Şimdi nereye, kime gideyim?" dedi. Çağla Arslan, "Ben yine de gideceğim. Hastalarını iyileştireceğim, doğumlarını yaptıracağım" diye konuştu.
Şehit polis Çağdaş Arslan’ın Zonguldak’ın Beycuma Beldesi’nde oturan babası 54 yaşındaki Adnan Arslan ve Balıkesir Üniversitesi sağlık yüksek Okulu Ebelik Bölümü mezunu kızı Çağla Arslan, cenaze töreni öncesi gazetecilere açıklama yaptı. Başındaki polis beresi ve kucağında ağabeyinin fotoğrafı ile konuşan Çağla Arslan, Ebelik Bölümü’nü yeni bitirdiğini belirterek, "4 senedir hayalim Doğu Anadolu’da görev yapmaktı. Hani diyorlar ya; ’Öğretmen gelmiyor, ebe gelmiyor, doktor gelmiyor.’ 4 sene sayıkladım ’Doğu Anadolu’ diye. Şimdi nereye kime gideyim? Ağabeyimi vuranlara mı gideyim yardıma? Annem dedi ki; ’Doğu Anadolu’da ne yapacaksın? Seni de vururlar.’ Ben, ’Anne gideceğim. Diyorlar ’Devlet bize bakıyor.’ ’Ben gidip bakacağım’ dedim. Ben hastalarını da iyileştireceğim, doğumlarını da yaptıracağım. Yeter ki sussunlar" dedi.
’CENNET BEDAVA, BEN ŞEHİT OLACAĞIM’
Terör olayları artınca ağabeyi ile konuştuğunu ve ’Mesleği bırakıp 6 ay eğitim alıp, başına komiser olacağım’ dediğini ifade eden Çağla Arslan, şöyle konuştu:
"Ağabeyim, ’Saçmalama Çağla, ortalık çok karışık’ dedi. Ağabeyim hiçbir şeyden korkmazdı. ’Mermilerin üzerinde halay çekiyoruz’ der gülerdi. En son bayramda izinden göndermek istememiş annemler. ’Olmaz anne, arkadaşlarım orada gitmem lazım. Burada yatıp da ne yapacağım?’ demiş. Gitmeden önce anneme, ’Anne cennet bedava, ben şehit olacağım’ demiş. Ağabeyim Vatan uğruna şehit oldu. Zannetmesinler ki bu vatanın evladı bitecek. Ağabeyim gittiyse ben varım. Gerekirse biz de ağabeyimin öcünü alırız. Bu vatanın bayrağını kimse indiremez, kimse bölemez."
’AĞABEYİME MESAJ ATTIM, CEVAP VERMEDİ’
Ağabeyinin şehit olmasından 2 gün önce annesine Doğu Anadolu’ya gideceğini söylediğini anlatan Çağla Arslan, "Annem, ’Kızım ölürsün’ dedi. ’Anne elbet öleceğiz, yeter ki şehit olalım’ dedim. Ağabeyimin şehit olduğu gece sabaha karşı 4.30’da uyandım. İnternete girdim, ’Nusaybin’de 3 şehit’ diyordu. Ağabeyime mesaj attım, ’Orada bir şey olmuş’ diye. Cevap vermedi. Sabahına da haberi geldi. Allah vatana milete zeval vermesin" dedi.
’AĞLAMIYORUM, DİMDİK AYAKTAYIM’
Şehidin babası 54 yaşındaki Adnan Arslan ise "Ağlamıyorum. Hiç ağlamayacağım. Benim bir kızım var. O da çarpışmaya gidecek. Ben de gideceğim. Beni yeter ki devlet alsın. Dimdik duracağım" dedi. PKK’nın silah satan, esrar satan, elektrik ve telefon parası vermeyen, vergi ödemeyen bir örgüt olduğunu vurgulayan Adnan Arslan, şöyle dedi:
"Ben vatan evladı kaybetmedim. Benim oğlum elimi öpmeye geldi. Benim burada kızım var. Ben onunla çarpışmaya gideceğim. Benim kızım da tayini çıkarsa onunla gideceğim oraya ve çarpışacağım. Ben daha eskimedim. Sadece oğlumun silahını istiyorum. Kızıma vereceğim onu."
Oğlunun hiçbir şeyden korkmadığını anlatan Adnan Arslan, "6 ay erken gelmek için izin kullanmadan gitti. Polisliği seviyordu. Korkmuyordu. Oraya giderken de korkmadı. Şimdi ayakta olsun yine korkmaz. Onlar silah çeksin, makineli çeksin o tabancasıyla gider" diye konuştu.
ÇOCUKLARA HARÇLIK VERİRDİ
Şehidin Kocaeli ve Nusaybin’de Çevik Kuvvet Şubesi’nde birlikte çalıştığı arkadaşı 25 yaşındaki Barış Biçer de Çağdaş Arslan’ın Doğu’da görev yaparken hep pozitif olduğunu söyledi. Göreve gittiği bölgelerde özellikle çocuklara yakın ilgi gösterdiğini ve harçlık verip birlikte fotoğraf çektirdiğini anlatan Biçer, "Dürüst, cesur bir insandı. Hepimizin çok sevdiği, çok değer verdiği bir insandı. Biz şehit verdik, arkasında bizler varız. 2 hain yaptıkları pusularla Türkiye’yi bölemez. Bizler buradayız. O en güzel mertebeye ulaştı. Hepimizin isteyip de ulaşamayacağı çok güzel bir mertebede. Biz dirençliyiz. Hepimiz güçlüyüz. Biz de babamın bir çocuklarıyız. Hepimiz biriz" dedi.
Şehit polis Çağdaş Arslan’ın cenazesi, Beycuma Merkez Camisi morgundan alınıp evinin önüne getirildi. Adnan Arslan, oğlunun tabutuna omuz verdi. Evin önünde dua edilmesi ve helallik alınmasından sonra şehidin cenazesi omuzlarda aynı caminin avlusuna götürüldü.
AĞABEYİNİ ÜNİFORMASI İLE UĞURLADI
Şehit ağabeyinin üniformasını giyen Çağla Arslan, elinde onun fotoğrafı ile tabutun arkasından yürüyerek camiye geldi. Çağla Arslan, polis beresi takan küçük yeğeni Büşra Yüksel, annesi Sibel Arslan, babası Adnan Arslan ve diğer yakınlarıyla tabutun başında ağlamadan durmaya çalıştı. Ağlamamak için direnen Çağla Arslan, bir süre sonra dayanamayarak başını tabuta koyup gözyaşı döktü.
Bu sırada Sibel Arslan, kızının elinden oğlunun şapkasını alıp taktı. Sibel Arslan, "Yavrum vatan için kendini feda ettin. Herkes için kendini feda ettin" diyerek ağıt yaktı. Sonra ağabeyinin şapkasını tekrar alıp takan Çağla Arslan, yakınları tarafından tabutun başından uzaklaştırıldı. Bir süre sonra tekrar gelen Çağla Arslan, yakınlarıyla birlikte cenaze namazına kadar tabutun başından ayrılmadı. Oğlunun tabutuna gül suyu döken anne Sibel Arslan, "Ne güzel kokuyorsun oğlum" diyerek tabutu öperken, Çağla Arslan da tabutu öpüp selam durarak ağabeyini uğurladı.
Öğle namazından sonra kılınan cenaze namazına Vali Ali Kaban, Ak Parti Milletvekili FARUK ÇATUROĞLU, MHP Zonguldak Milletvekili Zeki Çakan, CHP Zonguldak Milletvekilleri Şerafettin Turpçu, Ünal Demirtaş, İl Emniyet Müdürü Osman Ak, diğer protokol üyeleri ile çok sayıda vatandaş katıldı. Cenaze namazı öncesi şehidin babası Adnan Arslan, bir yakını ile ön safa gelince arkada kalan Ak Parti Milletvekili Faruk Çaturoğlu yerini değiştirdi. Şehit babasının yanında duran Vali Ali Kaban ile Emniyet Müdürü Osman Ak’ın arasına giren Çaturoğlu, burada cenaza namazını kıldı. Şehidin cenazesi, namazın ardından omuzlarda cenaze aracına taşındı. Cenaze, Karadere Köyü’nde gözyaşları arasında toprağa verildi.