Çevre ve Yaşam 7 yıl 2 ay 29 gün 11 saat 32 dakika önce 1453
Kilimli ilçesinde yaşayan 46 yaşındaki Nermin Çakır, 2005 yılında Serkan T. ile tanıştı. Bir süre resmi nikah olmadan birlikte yaşayan çiftin 2007 yılında Nazlıcan isminde kız çocukları dünyaya geldi. Aralarında geçimsizlik başladığını iddia eden Çakır, Serkan T.’den ayrılmak istedi. 2012 yılında 5 yaşında olan Nazlıcan’ı görmek için Kilimli ilçesine gelen Serkan T., iddialara göre kızını annesinden habersiz alarak sırra kadem bastı. Anne Nermin Çakır ise aradan geçen 6 yılı kızına olan hasretiyle geçirdi.
Kızına kavuşabilmek için her gün gözyaşı döktüğünü anlatan Nermin Çakır, velayetinin kendisinde olmasına rağmen kızının kendisinden kaçırıldığını öne sürdü.
“Gemiyle kaçak yollardan götürdüler”
Kızının kimliğinin bile kendisinde olduğunu anlatan Nermin Çakır, şimdi 10 yaşında olan kızının kimliksiz yaşadığını ifade etti. Kızı Nazlıcan’ın 2012 yılında Trabzon Limanı’ndan Abhazya’nın Sohum kentine kaçak yollarla götürüldüğünü öne süren anne Nermin Çakır, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Bizim kendisi ile resmi nikahımız yoktu. Kendisinden ayrılmak istediğimi söyledim. O da cezaevinden çıktıktan sonra çocuğunu bir iki gün görmek istedi. Bende cezaevindeyken her görüşte çocuğunu götürdüm. Mahrum bırakmadım. O gün de ben fındık bahçesindeydim. Çocuğu gezdireceğini, telefon alacağını söyleyerek inandırmış. Çocuğu o gün kaçırdı. Ben nerede olduğunu duyduysam peşine gittim. Ama hiçbir yerde bulamadım. En son duyumlarıma göre Abhazya’nın Sohum şehrinde olduğunu öğrendim. Orada bir araştırma yaptım. Benim şehre geldiğimi öğrenince gece yarısı kızımı alıp benden kaçırmış. Zaten kızımı da oraya kaçak yollardan getirmiş. Gemi ile arkadaşı getirmiş. Polisler arama yaptığı zaman kızımı yatağın altına saklamışlar. Kızım Trabzon’dan gemiyle üç günde gitmiş karşıya. Kaçak yollardan götürülmüş. Fakat hiçbir kimliği, girişi çıkışı yok. Şu an kızımın kimliği bende. Kimliksiz yaşıyor. Milli Eğitim Müdürlüğü dava açtı. Kızımın akıbetinden şüphe ediyorum. Üvey anne baskısı, eziyet, üzerine giyecek kıyafet yok. Okula gitmiyor, öğrenim görmüyor. Nerede olduğu belli değil. Son duyumlarıma göre on gün önce babası Türkiye’ye kaçak yollardan giriş yapmış. Ama kızım meydanda yok.”
“Kızımın yaşadıklarını yetişkin insan yaşamamıştır”
Kilimli ilçesindeki evinin her köşesinde kızı Nazlıcan’a ait eşyaların bulunduğunu anlatan anne Nermin Çakır, 6 yıldır gardırobuna astığı elbiseyi ise kızına giydirmenin hayalini kuruyor. Kızının yurt dışında üvey annesi ile birlikte yaşadığını anlatan Nermin Çakır, şöyle devam etti:
“Kızımı en son 6 yıl önce gördüm. Ondan sonra daha ne sesini duydum. Ne de kendisini gördüm. Her yerde benim kızımın anısı var. Her günüm ağlayarak geçti. Odasında bütün oyuncakları duruyor. Kıyafetleri duruyor. Bebeklik eşyaları duruyor. Kızımın anıları yüzünden şu eve giresim bile gelmiyor. Ben tek kızımı istiyorum. Zaten velayeti bana ait. Sohum kentine kadar gittim. Hatta elimdeki evrakları da Rusça’ya tercüme ettirdim. Oradaki Türkler ile görüştüm. Özellikle oradan Türk bir kadın. Kendi kızı varmış. Benim kızım onunla arkadaşlık yapmış. Kızımın kıyafetleri olmadığı için üvey annesi kendine ait kıyafetlerini kızıma veriyormuş. Kızım çamaşırlarını kendisi yıkıyormuş, kendisi banyo yapıyormuş. Üvey anne okula göndermemiş. Çocuklara bakacak, temizlik yapacak diye. Bulaşık yıkatıyormuş. Belki büyük insan kızımın yaşadığını yaşamamıştır.”
“Ben sadece kızımı istiyorum”
Öğrenim görmediğini öne sürdüğü kızı Nazlıcan için Türkiye’de hızlandırılmış eğitim bile planladığını ifade eden gözü yaşlı anne, “Ben sadece kızımı istiyorum. Burada hızlandırılmış eğitim de ayarladım. Benim kızım çocukluğunu 4 yaşına kadar yaşayabildi. Ondan sonra bir nevi annelik yaptı orada. Yaşamadığı çocukluğunu ben psikolog desteği ile kapatacağım. Bu çocuğun psikolojisi çok bozukmuş zaten. Babası benimle ilgili olumsuz sözler sarf edince çocuğum beni kendisini aramadığımı zannediyormuş” diye sözlerini tamamladı.
Kızının oyuncaklarına sarılarak uyuyan Nermin Çakır, kızına sarılacağı günü beklediğini ifade etti.