Tutuklu Sanıkların Yargılanmasına Devam Edildi

-Tutuklu sanıklar eski Zonguldak Garnizon Komutanı TuÄŸgeneral ÅžimÅŸek, Jandarma Kurmay Albay Günler, Karadeniz Bölge ve Garnizon Komutanı TuÄŸamiral DoÄŸan ile Deniz Albay Öztürk’ün yargılanmasına devam edildi.

Zonguldak’ta, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) darbe giriÅŸimine iliÅŸkin 4 eski üst düzey asker hakkında ağırlaÅŸtırılmış müebbet hapis cezası istemiyle açılan davanın görülmesine devam edildi. 

Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, meslekten ihraç edilen tutuklu sanıklar Zonguldak Garnizon Komutanı Tuğgeneral Birol Şimşek, komutanlıkta görevli Jandarma Kurmay Albay Kamil Günler, Karadeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Hasan Doğan ile Deniz Albay Mustafa Kemal Öztürk ve avukatlarıyla yakınları katıldı.

Ses ve Görüntü BiliÅŸim Sistemi (SEGBÄ°S) aracılığıyla duruÅŸmada tanık olarak dinlenilen Albay N.A, darbe teÅŸebbüsünün yaÅŸandığı 15 Temmuz’da, Jandarma Genel Komutanlığı Ä°stihbarat Daire BaÅŸkanı olarak görev yaptığını söyledi.

N.A, 15 Temmuz gecesi, Genelkurmay Karargahına yakın bir yerde yemekte olduğunu ve saat 21.30 sıralarında aralıklarla devam eden silah sesleri duyduğunu anlatarak, 28 yıllık askerlik tecrübesiyle anormal bir durumun olduğunu anladığını belirtti.

Yemek yediÄŸi komutanlarla Ä°stihbarat Daire BaÅŸkanlığını aradığında Binbaşı Ahmet Özcan’ın kendisine, "TSK yönetime el koydu." dediÄŸini aktaran N.A, şöyle devam etti:

"Binbaşı Özcan’ın FETÖ’yle baÄŸlantılı olduÄŸu yönünde bilgi sahibiydik ve o geceki olayın FETÖ’nün darbe giriÅŸimi olduÄŸunu deÄŸerlendirdik. 3 arkadaşımızla karargaha gittik ve 22.00 sıralarında uzun namlulu, kamuflajlı kiÅŸileri gördük. Karargahta normalde bu tip kıyafetle görev yapan yoktur. Bu kiÅŸilerin teÄŸmen rütbesinde ve Jandarma Okullar Komutanlığından geldiklerini gördük. Kendilerine yaptıklarının ağır bir suç olduÄŸunu, karargahlarına dönmeleri gerektiÄŸini söyledik. Onlar da ’Siz bize emir veremezsiniz.’ diyerek bizi darbetmeye ve gözaltına almaya çalıştılar. Biz de yumrukla karşılık verdik. İçerinden gelen Albay Süleyman Karaca, teÄŸmenlere emir vererek ’Alın bunları gözaltına.’ dedi ve başıma silah dayadı. Bu sırada yanımdaki Aziz Albay, Albay Karaca’nın başına silah dayayarak, yere yatırdı. Tam bu sırada Binbaşı Ahmet Özcan, Aziz Albay’ın kafasına tabancayı dayadı. Bu sırada ben Ahmet Özcan’ın üzerine atladım. Ahmet Özcan, ÅŸube müdürü olarak benim personelimdi ve kendisine silahı bırakmasını emrettim. O da ’Sen bana emir veremezsin.’ dedi. Bu sırada silah sesleri duymaya baÅŸladım. Ahmet Özcan da bize ateÅŸ ederek kaçmaya baÅŸladı. Silah sesleri azalınca omzumdan vurulduÄŸumu anladım."

O sırada yanlarına eÅŸi KPSS sorularının çalınması davası şüphelilerinden Yarbay Yavuz Aydın ile bir kiÅŸinin geldiÄŸini ve kendisini zorla komutanlığa götürmeye çalıştıklarını dile getiren N.A, "Aziz Albay müdahale edince kaçıştılar. Ben de taksiye binerek hastaneye gittim. O sırada ulaÅŸabildiÄŸim ve güvendiÄŸim tüm komutanlara ulaÅŸmaya ve darbe giriÅŸimine yönelik emirlere uyulmaması gerektiÄŸini söyledim. Sabaha karşı bir arkadaşım, telefonuma sözde sıkıyönetim komutanlarının listesini gönderdi. O listede daha önceden tanıdığım Zonguldak Garnizon Komutanlığında görevli Jandarma Kurmay Albay Kamil Günler’in ismini gördüm. Kendisini aradım ve emirlere uymaması gerektiÄŸini söyledim. O da emirleri kendisinde tuttuÄŸunu ve uygulamadığını söyledi." diye konuÅŸtu.

Duruşma, tanıkların dinlenilmesiyle devam ediyor.

Ä°ddianamede sanıkların "anayasal düzeni ortadan kaldırmak", "silahlı terör örgütüne üye olmak", "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teÅŸebbüs etmek" suçlarından ağırlaÅŸtırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması isteniyor.